5 Eylül 2015 Cumartesi

BADEM AĞACI (MİCHELLE COHEN CORASANTI)-kitap yorumu

Yahudi  soykırımıyla ilgili bir film izleyip ya da bir kitap okuyup etkilenmeyeniniz var mıdır? Bilmiyorum.  İnsanların bir dine ya da millete mensup olduğu için yaşamaya hakkı olmadığını yahut değersiz varsayılabileceğini benim aklım havsalam almamıştır oldum olası. O yüzden de bir savaş ya da ideoloji yüzünden bir kişinin bile kötü muamele görebileceğini bana kabul ettiremezsiniz. İnsanlık tarihinin yüz karasıdır bu olay benim fikrimce. Ancak bu kötü olayın aslında hiç bir bağlantısı olmayan başka bir milleti de etkilediğini göz ardı etmişim sanırım ki ''Badem Ağacı'' bana farklı bir bakış açısı kazandırdı. Sekiz yaşındaki bir çocuğun gözünden anlatılmaya başlanan hikaye daha ilk sayfasıyla beni içine alarak koskoca bir adamın hikayesine dönüştüğünde artık bir saniye bile gözümü ayıramaz olmuştum kitaptan.
Çok uzun uzun anlatıp tadını kaçırmaya gerek yok Yahudi soykırımından kaçan bir halkın kurtuluş umudunun  başka bir halkı nasıl acılara boğduğunu okuyacaksınız. Filistin halkının uzun yıllardır kendi topraklarında verdiği  var olma savaşına tanık olurken bir babanın oğlu için katlanabileceği acıların sınırsızlığını ve üstün zekasından başka hiçbir şeyi kalmamış bir çocuğun kendine düşman olmuş bir toplumun hayranlığını ve saygısını tüm mağduriyetine rağmen barıştan yana olmayı tercih ederek nasıl kazanabildiğini görüp siz de hayran kalacaksınız. İnandığı doğrulardan vazgeçmeyerek her kaybettiğinde yeniden umuda  tutunan ölümle burun buruna yaşarken yaşama tutunmak için silah yerine bilgiye ve öğrenmeye yönelen bir insanın küçücük bir çocuktan, koskoca bir adama dönüşürken yaşadıklarına tanıklık edeceksiniz. Genel kanıyla bakıldığında ön yargıyla yaklaşılan Filistin halkının da aslında ne kadar mağdur edildiğini ve yaşanan her şeyin ''barışsızlıktan'' ileri geldiğini, o topraklarda her şeyin yalnızca barışı kabul edip birlikte yaşamayı amaç edinince çözülebileceğini anlayacaksınız. Ve tabi ki sadece bir ağacın bir aileye yoldaşlığının, onlara hem yuva hem de karınlarını doyuracak aş verebildiğinin ayrıntısında kaybolacaksınız.
Fotoğrafta gördüğünüz iki kitaptan da bahsetmesem olmazdı. ''Kayıp''Yahudi soy kırımının yıkıcı etkilerini ve kararan hayatları tüm gerçekliğiyle ortaya koyarken'' Limon Ağacı'' o topraklarda tek ihtiyacın ''barış'' olduğunu sade ve akıcı şekilde anlatıyor.
Bir kitap, bir fincan çay ya da kahve, hayata  farklı bakmayı sağlayacak hikayeler, daha ne olsun?
Keyifli okumalar...

1 yorum: